4 Nisan 2013
Size de olur mu?
Bişeyler düzenli aralıklarla aklınızı kurcalar,'' Aaaa iyi fikir '' ya da içeriğine göre ''Tamam,bunu gerçekleştirmem lazım '' türünden iç sesler yankılanır durur kafanızda..Ama bir türlü o doğru zaman gerçekleşmez ve harekete geçemezsiniz...
Nicedir böyle hissediyorum..Aslında uzun zamandan beri bunu yaşıyordum ama çocuklardan sonra daha sık ''zamansızlık'' yaşamaya başladım..
İçime gömülüp evime kapanmaya başladıkça hayat şartlarından ötürü (bebekli hayat şartları demek en uygunu aslında :) )içime yönelmeye gayret etmekteydim..Bu beni daha dayanıklı,mutlu,sabırlı ve pozitif yapmaktaydı çünkü..Elimden geldiğince beni içime döndürecek,bana ayna tutacak,tabiri caizse kendi kodlarımı gün ışığına çıkarmamı sağlayacak yayınlar okumaya,boş zamanlarımı, köşe bucak içimi temizlemeye vermiştim nicedir..
Gördüm ki pekçok kelime dolaşıyor etrafta ''farkındalık'' ''içselleştirme'' ''kişisel gelişim'' bunların hiçbirine takılmadan,ruhum ne istiyorsa, bulduğum ilgimi çeken ne varsa okuyup anlamaya,üzerinde düşünmeye çalışıyorum..Bazen çatışıyor anlayabildiklerim,bazen anlayamıyorum bile.. :) Ama yılmadan ''ortak olan şeyleri bulmaya '' adadım kendimi..
Ne varsa ayrıntıda var derler ya..
Bir de tesadüflere inanmam..Herşeyin bi doğru zamanı var sanki...Olması gereken, olması gerektiği gibi oluyor..
Lafı çok uzattım, farkettim ki ( önce nasıl oluyorsa bu kez ''ben'' farkettim :)) bana verilen çok güzel şeyler var...
Bir düşünün, size hep çok ama çooook güzel şeyler veren, hem de sizin istediğiniz ya da modern tabirle vizyonladığınız,belki de dile bile getirmeden henüz kalbinizden geçirirken '' P A T !!! '' diye önünüze koyuveren birine hiç teşekkür etmediğinizi...Ama onun hala getirip getirip güzellikleri önünüze koyduğunu...
Şükürün çoğalttığını ilk öğrendiğim yer- 21 yaşımda -çalıştığım okulumdu..O kazık yaşa gelene kadar annem babam şükrederken tanık olur,bazı dileklerim gerçekleştiğinde de teşekkür ederdim..Bilinçsizce...Sonra herşeyden bağımsız ,her düşünceye, görüşe ait,okuduğum kitaplar fısıldadı kulağıma..Ne hazindir ki,yıllar yılları kovaladı ben kıvam alana dek :)
Ben sadece teşekkür etmek istiyorum şimdi...Çoğalsında geri gelsin, aman daha da güzelleri gelsin değil derdim...Benim için bunları hazırlayana,kıymetini bileceğimi umup heyecan içinde kapıma bırakana..Teşekkür etmek istiyorum..İçimden yapıyorum da...Görmeyi pek seven biri olarak bunu madden karşımda görmekti niyetim.İşte en başında anlatmak isteyip de lafı dolandırdığım şey bu !
J ye anlatırsam '' hıııııııı hııııııı'' der geçer diye düşünmüştüm..Erkek nihayetinde, benim çocukça heveslerime gülümser ve sevinir olsa olsa ...
''Ben bir '' THANKS GOD BOARD '' yapmak istiyorum şöyle göz önünde biyere..Üzerine,teşekkür notlarımı asıcam'' dedim geçenlerde bir gün..
'' Thank you god olur o yaw, ama yoooo olur :) bu çok daha samimi....Nereye? dedi .. :)
''Mutfağaaaaa?!'' dedim...
...
Üzerinden belki aylar geçti...Hep aklımda,hep'' yarın yaparım''lar...İki gün önce,Eminönü ne giderken ıvır zıvır almaya,
'' Panonu da al bari !! '' diye arkamdan seslenmesiyle karı koca kollektif bir şekilde ancak gerçekleştirebildik yapmak istediğimi...
Dün ona güzel ve merkezi bir yer ayarlayıp kendimce bir düzenleme de yaptım...
Üzerine de utangaç bir not kağıdı asmıştım içimi sevinçle kaplamaya yetmişti ama..Yatarken bir baktım benim not kağıtları ele geçirilip ufak çapta bir arbede yaratılmış panonun üzerinde...J böyle giderse bana yer bile bırakmaz :))))
Ne güzel!! Amma da çokmuş meğer teşekkür edeceklerimiz..:))))
Bu sabah kahvemi alırken panomla karşılaşmak beni gülümsetti..
Hiç düşündünüz mü,sizi bu günlerde mutlu eden şey ne?
sanki bu yazılar bana yazdığın mektuplarmış gibi geliyor bana. tıpkı eskisi gibi. hiç ummadığımız zamanlarda karşımıza çıkan kimi zaman anlamakta zorlandığımız, kimi zamanda yaşantımızla örtüşen mektuplar...
YanıtlaSilSUNA
:) sahiplenmene ne cok sevindim...cok kelimem yok bunun uzerine..kalakaldim... :]
Sil